19 Mayıs 2018 Cumartesi

OKÇULUK

     Türklerin ata sporu olan okçuluk, yüzyıllar boyunca bu geleneksel özelliğini muhafaza etmiş, gerek tarihimiz içinde, gerekse İslam dininde özel bir yere sahip olmuştur. Türklerde okçuluğun M.Ö. 5000 yıllarında başladığı ve okçuluk ile ilgili ilk kuralların Oğuzlar ile gerçekleştiği görülür. Oğuzlar’ın Müslümanlığı kabulünden sonra ise daha da gelişen okçuluk, en parlak devrine Osmanlılar ile ulaşır. Türk tarihinin Orta Asya’ya uzanan derinliklerinde, önceleri bir savaş aracı olarak kullanılan ok ve yay, ateşli silahların keşfinden sonra, giderek bir spor dalı olarak kültürümüz içindeki yerini almıştır.

     Okçuluk, oku bir yay yardımıyla belirlenen bir hedefe gönderme sporuna verilen addır. Günümüzde her ne kadar spor dalı olarak bilinmesine karşın, binlerce yıldır insanlığın av ve savaş alanlarında bu okçuluk becerilerini gösterdiği bilinmektedir. Bu sporda kullanılan yaylar, atılmış olan okun daha ileri ve daha güçlü bir biçimde hareket etmesine izin verir. Günümüzde kullanılan yaylar genellikle fiber, ahşap, karbon veya çelikten üretilmektedir. Ok’un atılmasına yardımcı olan gergin madde solar kauçuktan yapılmıştır. Buna ''mirsin'' adı verilmektedir. Yine aynı şekilde bu sporda kullanılan ok, ahşap, metal ve diğer malzemelerden yapılmış, ucu sivri biten bir malzemedir. Okun sonunda bulunan tüyler ok’a yön vermeye yardımcı olur. Okların genel uzunlukları 60 – 71 cm arasında değişmektedir. Ağırlıkları ise 20 – 28 gram aralığında değişmektedir.



OKÇULUK SPORUNUN TEMEL KURALLARI

     Okçuluk yarışmasında kullanılan hedefler, çember çizgilerle beraber beş eşit parçaya bölünmüştür. Bu çizgilerin renkleri içeriden dışarıya doğru sırasıyla sarı, kırmızı, mavi, siyah ve beyaz olarak belirlenmiştir. Bu belirlenen renk şeritleri de kendi arasında ikiye ayrılmıştır. Böylelikle hedef içeriden dışarıya doğru 10’dan 1’e kadar sayılarla numaralanmıştır.

                  
Atılan her ok hedefte vurduğu yere göre puan almaktadır. Bir ok halkaları ayıran çizginin tam üzerine isabet ettiği zaman en yüksek puanı almaktadır. Uluslararası yapılan yarışmalarda erkek sporcular iki tur sonunda toplam 144 adet ok atarlar. Yarışmanın her turunda sporcular üçer düzine olmak üzere 70, 50 ve 30 metre mesafeden hedefe ok atarlar. Bayanlarda ise 4 ayrı mesafeden 3’er metredir. Okçular her seferinde vurmuş oldukları sayıları okumadan önce toplam 6 atış yaparlar. 50 ve 30 metreden düşük olan atışlarda ise kazanmış oldukları sayıları okumak için 3 atış yapmaları yeterlidir. Sporcular toplamda 288 atış yaparlar. Yarışmanın birincisi toplanan sayılara göre belirlenmektedir.

     Türkiye'de bu spor branşına ilgi duyan kişilerin Türkiye Okçuluk Federasyon'u resmi sitesinden etkinlikler, haberler ve okçuluk ile alakalı bilgilere ulaşabilirler.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder